Yazar çocukluğundan başlayarak hayatını kısaca anlatmış. Dili insanın içini karartacak kadar kötümser. 65 sayfalık minik bir kitap ama duygusal olarak çok yüklü, öyle bu sayfa okudum geçtim bu sayfa şöyleydi bu sayfa böyleydi diye tasniflenemeyecek derecedeydi.
Ben bu kadar karamsar olmasını biraz da yaşadığı psikolojik sıkıntılara bağlamış olsam da hastalığı başlamadan önce de çok karamsar bir ruh halinde zaten.
Ara ara krizlere girip hastaneye yatıyor ama bu dönemleri bile öyle yoğun yaşıyor ki insan bu kadar duygusal yoğunluğu nasıl atlatabiliyor diye düşünüyor.
"Yetişkinlerin, tıpkı çocukluğa olduğu gibi, farklılığa da aman vermeyen dünyasına karşı yazar, anıların çıplak gerçekliğine sığınıyor" arka kapakta yazan bu yazı aslında kitabın kısa bir özeti gibi.
Okurken nefesi daralmadan, göğsünde sıkışma hissetmeden ve bitirmem lazım diyip tek solukta okumayan okuru var mı acaba diye düşündüm.
Dili sade ve anlatımı insanı o kadar bağlıyor ki okurken içime kasvet çöktü resmen. Ama yine de bırakamadım....
Daha önce de "Yaşamın Ucuna Yolculuk" adlı kitabını okuduğum yazarın bu kitabından başka bir de "Kalanlar" adlı kitabı var elimde o da kısa ama biraz ara vermem lazım yoksa karamsarlıktan krize girerim.
Kitap ile ilgili o kadar alıntı okumuştum ki internette artık okumam gerekiyordu. Şimdi de diyorum ki alıntı yapmayacağım çünkü ortalıkta yeterince alıntısı var kitabın.
Gerçekten de birçok yerde engellendiğini okuyucuya hissettirebilmiş. Bence olumsuzluklarla karşılaşmak istemeyenler hariç herkesin okuyabileceği kısa ve etkileyici bir kitap.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder