9 Mayıs 2013 Perşembe

BEKÇİ

Kümese bekçi aranıyormuş. 
Tilki de müracaat etmiş. Tilki'yi çok beğenmişler 
'Ne ücret istersin? ' diye sormuşlar. 
Tilki: 'Ben gülmekten söyleyemeyeceğim, artık siz ne verirseniz' demiş.


Bazen seçimlerimizi öyle yapıyoruz ki bu fıkra tam cuk diye oturuyor. Durumu iş işten geçtikten sonra farkediyoruz. Karar aldığımız konuları yeterince tanımazsak ya da konu hakkında farklı bakış açıları sergileyemezsek böyle bir duruma düşme riskimiz çok yüksek oluyor. Hayat sadece bizim baktığımız ve gördüğümüz şekliyle devam etmiyor. Genellikle göremediğimiz tarafıyla yüzünü bize gösteriyor. Olaylara ne kadar geniş bir perspektiften bakarsak o kadar az şaşırırız. Her zaman farklı veya geniş bir açıyla bakmak yetmiyor biraz cesaretli olmak da gerekiyor. Haksızlığı görüp susmak en az dar kafalı olmak kadar kötü ve riskli bir duruştur. Her zaman kendi kendimize: "tilki cesaret edip kümese bekçi olmaya kalkışıyorsa ben de ona bunu yapamayacağını söyleyebilmeliyim" diyebilmeliyiz. Yoksa hiç kimseye eğriyi ya da doğruyu anlatabilmeye ne gücümüz ne de yüzümüz olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder