22 Temmuz 2013 Pazartesi

SÖZEL ZEKA

SÖZEL ZEK GELİŞTİRME ALIŞTIRMALARI
ZEKA GELİŞTİRME


Her zekanın farklı boyutlarını tanımlayan “temel işlemleri” ya da özellikleri vardır. Sözel zekanın temel özellikleri şunlardır:
·     Sözcüklerin sırasını ve anlamını anlayabilme ( Anlam bilimi ve söz dizimi )
·     Açıklama, öğretme ve öğrenme

·     Sözcükler yoluyla espri yapma
 ·    Bir işin akışında diğerlerini ikna edebilme ( ikna edici konuşabilme ve yazabilme )

·     Anımsayabilme ve çağrışım yapabilme


Daha ayrıntılı dil analizleri yapabilme ( dilin kendisiyle ilgili araştırmalar yapma )
GELİŞİM

        Kendi sözel zekanızı geliştirmek için bazı alıştırmalar

    İki hafta boyunca bir mizah dergisini elinizin altında bulundurun. Gün içerisinde söze dayalı komik şeyleri bulabildiğiniz kadar bulup bir yere yazın. Çevrenizdekilerin yaptığı nükteli kurnazca yorumlara kulak verin. Yazılı ya da sözlü, resmi ya da samimi diyaloglarınızda geçen kelime oyunlarını bulun. Kendinize her gün yeni bir şaka öğrenme hedefi koyun ve bunu arkadaşlarınızla ve ailenizle paylaşın. Bu iki hafta boyunca kendi "espri gücünüzü" nasıl geliştirebildiğinizi izleyin. 

    İçinde çapraz bulmacalar, karışık sözcük oyunları, akrostişler ve benzeri oyunlar olan sözcük oyunları kitabı alın. Haftanın her günü farklı bir sözcük oyunuyla ya da bulmacasıyla uğraşın. Yapabildiğiniz kadar yalnız başınıza yapmaya çalıştıktan sonra başkalarının müdahale etmesine izin verin. Kolaydan başlayıp giderek daha karmaşık oyunları ya da bulmacaları yapıp yapamadığınıza bakın. 

    Sabahları işe gitmeden önce bir sözlük alıp gözleriniz kapalı olarak rasgele bir sözcüğe işaret edin. Sözcüğün okunuşunu ve anlamını öğrenin. Gün içinde ailenizle ya da iş arkadaşlarınızla konuşurken sözcüğü kullanmaya çalışın. Onu kendi düşünme süreçlerinizde de kullanın. Onu kullanabileceğiniz ilginç, değişik yollar bulmaya çalışın. 

    Gün boyunca duyduğunuz tüm deyimlerin bir listesini tutun. Sözcüklerin kelime anlamlarına doğrudan bakıldığında çok komik olanlarını bile (örneğin etekleri zil çalmak, dilinde tüy bitmek ve benzerleri gibi). Ayrıca çevrenizdekilerin konuşmalarında fark ettiğiniz çift anlamlı ifadelerin listesini tutmaya başlayın. Örneğin dilini ısırmak, keçileri kaçırmak ve benzeri gibi. Bu tür şeylerin sözcük anlamlarını gözünüzün önünde canlandırmaya çalışın. 

    İşte "çevrenizdekilerin söyledikleri şeyleri nasıl söylediklerine" dikkat edin ve kullandıkları sözcüklerin anlamıyla seslerinin tonunda, ritminde ve yüksekliğinde bir uyuşmazlık olup olmadığını bulmaya çalışın. Konuşmalarının tonu ya da ritmi değiştirildiğinde sözcüklerinin anlamlarının nasıl değişebileceğini düşünün. Örneğin birinin "Sana söyleyecek çok önemli bir haberim var" dediğini duyduğunuzda o kişinin bunu çok monoton, heyecansız bir şekilde söylediğini düşünün. Ya da birinin diğerine gergin bir tonda rahatlamasını söylemesini gözünüzün önüne getirin.

    Bir dostunuzdan, iş arkadaşınızdan ya da başka birinden on farklı çok ilginç konuyu on farklı karta yazmasını isteyin. Bunları ikiye katlayıp bantlayın. Gün içinde çeşitli zamanlarda, ara verdiğinizde ya da arabanızla işten eve giderken cebinizdeki bu kağıtlardan rastgele birini seçip bu konuda doğaçlama konuşun. Bir çırpıda düşünüp karar vererek ve karşınızdaki kişinin ne dediğinizi bilerek konuştuğunuzu düşünecekleri şekilde en az beş dakika konuşun.

ÇOKLU ZEKA

Daha ayrıntılı dil analizleri yapabilme ( dilin kendisiyle ilgili araştırmalar yapma )
Ben kişisel gelişim yazılarını pek okumuyorum. Demek ki bir zamanlar bu konuya bayağı merak salmışım. Bu yazı uzun süredir bilgisayarımda kayıtlı duruyordu. Ben sadece masaüstünde dosyanın adını görüyordum ama hiç açıp okuma gereği duymadım. Ta ki canım sıkılıp bilgisayarı karıştırana kadar. Nereden aldığımı da not etmemişim. Umarım yazının sahibi görür ve sahip çıkar yoksa bunca emeğe yazık olacak. Muhtemelen bu konuda ya da buna benzer konularda yazdığı başka yazıları da vardır okumak isterim doğrusu. Bir de zeka ile ilgili kaynaksız bir yazı kaydetmişim onu da ileride yayınlarım artık.
Uygulanması insanı yorup bıktırmayacak alıştırmalar hepsi. Yararı olur mu dense bence hiçbir işe yaramasa bile yeni bilgiler öğrenmeye yarayacak. Yeni şeyler öğrenmek hem zekayı geliştirir hem de okuduklarını anlama yeteneğini ilerletir. Bu da bir şeydir bence. Beni on farklı ilginç konu bulacak birilerini bulmak zorlar. Çevremde öyle farklı konuları araştırmayı ve bunun üzerinden birileri ile konuşup fikir alışverişi yapmayı seven pek kimse yok. Bu yüzden farklı konular maddesini şimdilik ertelemem lazım. Gün boyunca duyduğum deyimleri not etme işini de bayrama bıraksam iyi olur. O zaman daha fazla insanla konuşup değişik deyimler yakalama ihtimalim daha fazla olur. Bir de eski Türk filmlerinden bazıları bayağı bir deyim kullanıyor onları izlemek lazım. O filmlerde artık günlük hayatta kullanılmayan bir sürü deyim vardı. İsimlerini hatırlamıyorum ama biraz araştırırsam bulurum bence.

Eyvah ben bahaneleri sıraladıkça alıştırma yapılamayacak duruma geldi. Üstelik bana çok basit ve uygulanması insanı zorlamayacak gibi göründüğü halde. Mesela ben deyim kullanmayı, espri yapmayı ve bulmaca çözmeyi seven birisiyim. Bir de sevmeseydim ne yapardım düşünemiyorum. Yüzüne bakmazdım sanki. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder