4 Aralık 2015 Cuma
24 Kasım 2015 Salı
YEMİN
Biraz geç kalmış bir yazı ama olsun yine de yazayım. İçimde kalmasın dedim.
1924’te Bilecik mebusu Fikret Bey “illa yemin etmemiz lazım”
dedi, öneri sundu, “haklısın muhterem” deyip, alkışladılar. Böylece 1924
anayasasına yemin monte edildi………
Peki, kimdir Fikret Bey?
20 Kasım 2015 Cuma
53 - YİTİK BİR AŞKIN GÖLGESİNDE
ÖZGÜN ADI: Siya Evînê
230 Sayfa
BASKI: 18. Baskı
Ekim 2007
Ekim 2007
YAYIN EVİ: : İthaki Yayınları
Kitabın önsözünü büyük yazarlarımızdan Yaşar KEMAL yazmış.
Bir yerde diyor ki “çünkü dillerin özelliği, romanın, şiirin biçimini,
yapısını, dahası da içeriğini bile tayin eder.” Biraz düşününce ne kadar doğru
olduğunu kavrıyor insan. Kürtçe edebiyatı düşününce ağırlıklı olarak
kavuşamayan aşklar, savaş, var olma mücadelesi ve kavga içerir. Destanlara
bakarsan onlar da kavuşamayan aşkları anlatır, günlük hayat bile aslında savaş
kıvamındadır. Ne kadar yok
52 - İLK AŞK
316 Sayfa
BASKI: 3. Baskı
Kasım
2004
YAYIN EVİ: : Pegasus
Yayınları
Katherine ismine takıntısı olan üstün zekalı 17 yaşındaki
Colin’in son aşkından sonra yaşadığı depresyon ve sonrasında Lindsey’e aşık
olana kadar geçen süredeki yaşadıklarını anlatan ergenius kitabı. İçinde
kahramanımız dahi olduğu için bolca matematik işlenmiş olsa da beni hiç mi hiç
sarmadı. Bazı kitaplar vardır hiç anlamadığın/ilgi duymadığın bir bilim dalı (
bilimsel makaleler gibi ) bolca işlense de zevkle okuyup anladığını hayretle
fark edersin ya. İşte bu kitap o kitaplardan değil J))))
Kitabı Aynı Yıldızın Altında adlı kitabı referans alarak
alıp okudum ama verdiğim paraya yazık oldu.
Başka ne diyebilirim ki?
9 Kasım 2015 Pazartesi
51 - MADDE 22
ÖZGÜN ADI: Catch 22
618 Sayfa
BASKI: 3. Baskı
Ekim 2012
YAYIN EVİ: : İthaki
Yayınları
Madde 22 bu güne kadar okuduğunuz hiçbir romana benzemiyor.
Kendine has bir mantığı, bambaşka karakterleri var. Joseph Heller’ın acı
gerçekleri sipsivri bir alayla iğnelediği bu 20. Yüzyıl klasiğini okurken
savaşı, yaşamın acımasızlığını, iktidarın yeri geldiğinde nasıl
23 Ekim 2015 Cuma
50 - DR JEKYLL VE MR HYDE'IN TUHAF HİKAYESİ
ÖZGÜN ADI: Strange Case of Dr. Jekyll and Mr. Hyde
119 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
Temmuz 2014
YAYIN EVİ: Kırmızı Kedi Yayınları
Kitap beni pek sarmadı açıkçası. Bir "Frankestein" bekliyordum ama umduğumu bulamadım.
Bir doktor insanın iyi ve kötü olan iki özelliği üzerinde araştırma yapıyor ve bir formül buluyor. Ya sadece kötü olacağı yada sadece iyi olacağı bu yöntemle daha çok kötü yönleri serbest kalıyor ve bu durum adamı hem bedenen hem de ruhen çökertiyor.
Boşuna zamanınızı harcamayın derim.
Kitap beni pek sarmadı açıkçası. Bir "Frankestein" bekliyordum ama umduğumu bulamadım.
Bir doktor insanın iyi ve kötü olan iki özelliği üzerinde araştırma yapıyor ve bir formül buluyor. Ya sadece kötü olacağı yada sadece iyi olacağı bu yöntemle daha çok kötü yönleri serbest kalıyor ve bu durum adamı hem bedenen hem de ruhen çökertiyor.
Boşuna zamanınızı harcamayın derim.
21 Ekim 2015 Çarşamba
49 - KADINLAR RÜYALAR EJDERHALAR
ÖZGÜN ADI:
138 Sayfa
BASKI: 5. Baskı
Mart 2011
YAYIN EVİ: Metis Yayınları
ÇEVİREN: Bir grup çevirmen uğraşmış eserle adlarını yazmıyorum
Kitaba ön söz yazmış olan Bülent SOMAY çok güzel tespitler
ve yerinde örneklemeler yaparak kitabı daha fazla merak edilir ve ilginç
kılmış.
Le Guin okumamış birisine ilk okuma için önerimi soran
olursa her şeyden önce bu kısa denemeleri kesimlikle ve şiddetle tavsiye
ederdim.
7 Ekim 2015 Çarşamba
48 - FAHRENHEIT 451
ÖZGÜN ADI: Fahrenheit 451
238 Sayfa
BASKI: 3. Baskı
Aralık 2014
YAYIN EVİ: İthaki Yayınları
ÇEVİREN: Zerrin Kayalıoğlu - Korkut Kayalıoğlu
ÇEVİREN: Zerrin Kayalıoğlu - Korkut Kayalıoğlu
İtfaiyede görevli Guy Montag bir akşam işten eve dönerken yeni
komşularının kızı Clarisse McClellan ile tanışıyor ve onunla kısa süren bir iki
sohbetten sonra Montag’ın hayatı değişiyor. Sorgulamadan yoksun bir toplumda
işi kitapları içinde bulundukları evle beraber yakmak olan ( bazen ev sahibini
de beraber yakıyorlar ) itfaiye görevlisi iken birden her şeyi sorgulayan
tehlikeli bir teröriste dönüşmesini anlatıyor.
2 Ekim 2015 Cuma
47 - TEMBELLİK HAKKI
ÖZGÜN ADI: Le Droit a la Paresse
67 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
Mart 2014
YAYIN EVİ: Kırmızı Kedi Yayınları
Karl Marx’ın damadı olan Fransız Paul Lafargue’nin yazmış
olduğu “Tembellik Hakkı” her toplumun
savunduğu çalışma hakkının anlamsız uzunluğunu ve zorlu koşullarını anlatıyor.
Kitap çok sade bir dille yazılmış ve çeviri konusunda da bir
sıkıntı yoktu.
Günümüz Türkiye’sindeki işçilerin yaşama ve çalışma
şartlarının da özeti gibi adeta. Birçok uluslar arası örgütün de raporlarına
bakılacak olursa Türkiye’de işçiler ortaçağ Avrupa’sının şartlarını
yaşamaktadır. Bu noktada Çin’le yarışmaktadır.
16 Eylül 2015 Çarşamba
46 - BİZ
ÖZGÜN ADI: Mıy
217 Sayfa
BASKI: 4. Baskı
2014
YAYIN EVİ: Ayrıntı Yayınları
Ben genellikle önsözlerde sıkılırım ama bu kitaptaki önsözle
birlikte en fazla beş tanesinde kitabı okumadan beni sarıp "ne kadar doğru
tespitler yapılmış" dedim. Daha önce 1984-Mülksüzler gibi iki distopya
kalsiklerinden olan kitapları okuduğumdan önsözün "Biz" in
ardıllarından bahsettiği bölüme yabancılık çekmedim. Biraz yavan gibi dursa da
kitabın yazıldığı dönemi düşünmeden değerlendirme yapılmamalı. Sonuçta
distopyanın ilk örneği. Ana tanrıçamız o kadar da kötü değil bana göre.
Distopya diyenlerin
14 Eylül 2015 Pazartesi
45 - SOKAK KADINLARI
ÖZGÜN ADI: The Prostitution Papers
127 Sayfa
BASKI: 2. Baskı
Ocak 1996
YAYIN EVİ: Payel Yayınları
Abd’li yazar bir heykeltıraş ve İngiliz edebiyatı bölümünden
de mezun. 1964 yılında doktorasını yaptığı sırada “Kadın Özgürlüğü” hareketiyle tanışıyor ve sonrasında “Dünya
Kadınlarının Özgürlüğü Hareketi” nin önde gelen liderlerinden biri oluyor. Bu
alanda daha önce de cinsel politika
adlı bir kitap yazmış.
Kitap iki kadının hayatını anlatan iki bölüm ve yazarla
yardımcısının anlatımlarının olduğu iki bölüm olmak üzere
11 Eylül 2015 Cuma
44 - NARZISS VE GOLDMUND
ÖZGÜN ADI: Narziss Und Goldmund
318 Sayfa
BASKI: 11. Baskı
Nisan 2014
YAYIN EVİ: Yapı Kredi Yayınları
Kitabın arka kapağı:
“Narziss ve Goldmund,
kişilikleri ve dünya görüşleri çok farklı iki insan arasındaki sıra dışı
dostluk ekseninde, yaşam, ölüm, sanat, us, aşk, tutku ve cinselliğin izini
sürüyor.
Bir
yanda bilge Narziss, öte yanda sanatçı Goldmund; ikisi de kendi yolunda,
“kendini gerçekleştirme” yolunda
mükemmel’e ulaşmaya çabalasa da, mükemmel’e karşıt yönlerde yaklaşmayı
başarabiliyorlar ancak.
31 Ağustos 2015 Pazartesi
43 - ANNA KARENİNA
ÖZGÜN ADI:
1062 Sayfa
BASKI: 5. Baskı
Ocak 2015
YAYIN EVİ: İş Bankası Kültür Yayınları
Eşini aldattığı için boşanma noktasına gelen kardeşinin
evliliğini kurtarabilmek için Petersburg’dan Moskova’ya geliyor. Yolda
karşılaşıp sohbet ettiği sosyetik zenginin oğluna aşık oluyor ve eşi durumu
fark edince uzun süreli bir iç çekişme yaşıyor.
Sevgilisinden bir kız çocuk dünyaya getiren Anna kocasının
yumuşak davranmasını fırsat bilerek sevgilisiyle gezip eğlenmeye ve istediği
şekilde davranmaya başlıyor. Ayrılırken oğlunu kocasına bırakıp kızını yanına
alıyor.
42 - MARSLI
ÖZGÜN ADI: The Martian
416 Sayfa
BASKI: 3. Baskı
Nisan 2015
YAYIN EVİ: İthaki Yayınları
Altı gün önce, Mark Watney Mars’a ayak basan ilk insanlardan biriydi. Şimdi ise, orada ölmesi neredeyse kesin.
Arka kapakta minik bir özet gibi bir cümle koymuşlar.
Kitabın konusu olan Mark'ın Mars'ta hayat mücadelesi ilginç bir olaylar zinciri ile başlıyor. Arkadaşları öldüğünü sanıp gezegenden ayrılıyor ve tesadüfen yaşadığı farke diliyor. Kendisi
Altı gün önce, Mark Watney Mars’a ayak basan ilk insanlardan biriydi. Şimdi ise, orada ölmesi neredeyse kesin.
Arka kapakta minik bir özet gibi bir cümle koymuşlar.
Kitabın konusu olan Mark'ın Mars'ta hayat mücadelesi ilginç bir olaylar zinciri ile başlıyor. Arkadaşları öldüğünü sanıp gezegenden ayrılıyor ve tesadüfen yaşadığı farke diliyor. Kendisi
21 Ağustos 2015 Cuma
41 - OKUMALARIM
ÖZGÜN ADI: O Conto da Ilha Desconhecida
59 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
Ağustos 2014
YAYIN EVİ: Kırmızı Kedi Yayınevi
Bilinmeyen bir adayı keşfetmek isteyen bir adamın kralla ilginç diyaloğu ve kralın hizmetçisinin bu adamın peşine takılıp bir kişilik tayfası bile bulunmayan bir gemiye gitmesini anlatıyor. Yer yer insanın kendi içine dönüp bakacağı güzel cümleler bulunan öykünün dili daha önce SARAMAGO okuyanlar için diyorum ki aynı, fakat okumayanlar uzun ve noktalama işaretlerinin olmadığı bir yazıya hazır olsun.
Bilinmeyen bir adayı keşfetmek isteyen bir adamın kralla ilginç diyaloğu ve kralın hizmetçisinin bu adamın peşine takılıp bir kişilik tayfası bile bulunmayan bir gemiye gitmesini anlatıyor. Yer yer insanın kendi içine dönüp bakacağı güzel cümleler bulunan öykünün dili daha önce SARAMAGO okuyanlar için diyorum ki aynı, fakat okumayanlar uzun ve noktalama işaretlerinin olmadığı bir yazıya hazır olsun.
20 Ağustos 2015 Perşembe
40 - CESUR YENİ DÜNYA
ÖZGÜN ADI: Brave New World
333 Sayfa
BASKI: 10. Baskı
Eylül 2014
YAYIN EVİ: İthaki Yayınları
Kitap
teknolojinin çok ileri olduğu bir dönemi anlatıyor. İnsanlar doğmuyor kuluçka
makinalarında üretiliyor. Tek seferde 20-30 tane ikiz üretebiliyorlar. Embriyo
aşamasından başlayıp yetişkin olana kadar bu genelde 20 yaşa tekabül ediyor.
Her an şartlandırmayla büyütülen değişik gibi görünen özelliklerin bile kuluçka
döneminde dönüştürülerek elde edildiğinin, farklılıkların çok ender bir vaka
olduğu stabil, her şey olması gerektiği gibi işleyen bir toplumsal düzen
39 - TEK BACAKLI YOLCU
ÖZGÜN ADI: Reisende auf einem Bein
104 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
Şubat 2015
YAYIN EVİ: Evrensel Basım Yayın
Ülkesindeki diktatörlükten kaçıp Almanya'ya sığınan İrene'in orada tanıştığı Thomas ve Stefan ile yaşadığı yabancılaşma duygusu ağır basan ilişkiyi konu eden kitap güzel cümlelerle bayağı süslenmişti.
Okurken karamsarlık ve yabancılaşmayı her satırda hissettiren kitabın dili güzeldi ve anlatımı beklediğimden daha iyiydi. Akıcı ve her cümlesinde neredeyse insanı düşünmeden diğer cümleye geçirmeyen bir ifade tarzı vardı.
Ülkesindeki diktatörlükten kaçıp Almanya'ya sığınan İrene'in orada tanıştığı Thomas ve Stefan ile yaşadığı yabancılaşma duygusu ağır basan ilişkiyi konu eden kitap güzel cümlelerle bayağı süslenmişti.
Okurken karamsarlık ve yabancılaşmayı her satırda hissettiren kitabın dili güzeldi ve anlatımı beklediğimden daha iyiydi. Akıcı ve her cümlesinde neredeyse insanı düşünmeden diğer cümleye geçirmeyen bir ifade tarzı vardı.
3 Ağustos 2015 Pazartesi
38 - KARALAMA DEFTERİ
SAYFA SAYISI: 175 Sayfa
BASKI: 16. Baskı
Ocak 2015
YAYIN EVİ:Yapı Kredi Yayın
Okul yıllarında Türkçe derslerinde sık sık adı geçen Ataç'ın ilk defa bir kitabını okudum.
Yazılar çoğunlukla sanatçı/edebiyatçı nasıl olmalı neleri topluma kazandırmaya çalışmalı gibi konuları içeren denemeleri; okunması insanı yormayan, akıcı bir dille yazılmış.
Benim pek de ilgilenmediğim bir konu olduğu için sanırım okunup okunmaması yönünde hiç bir beyanda bulunmayacağım. Yalnız şunu söyleyebilirim içerik olarak
Okul yıllarında Türkçe derslerinde sık sık adı geçen Ataç'ın ilk defa bir kitabını okudum.
Yazılar çoğunlukla sanatçı/edebiyatçı nasıl olmalı neleri topluma kazandırmaya çalışmalı gibi konuları içeren denemeleri; okunması insanı yormayan, akıcı bir dille yazılmış.
Benim pek de ilgilenmediğim bir konu olduğu için sanırım okunup okunmaması yönünde hiç bir beyanda bulunmayacağım. Yalnız şunu söyleyebilirim içerik olarak
27 Temmuz 2015 Pazartesi
14 Temmuz 2015 Salı
36 - FAHİŞE
ÖZGÜN ADI: Putain
155 Sayfa
BASKI: 2. Baskı
Kasım 2014
YAYIN EVİ: Ayrıntı Yayınları
36 Yaşında evinde ölü bulunan yazar kısa hikeyeler ve değişik gazete ve edebiyat dergilerine yazılar yazmış üniversitede öğrencilik yaparken maddi olanaksızlar yüzünden değil yaşadığı olumsuz psikolojiden ve çocukluğundan kaynaklı fahişeliğe sürüklenmiş bu dönemde tuttuğu günlüğünü daha sonra kitap haline getirmiş.
Genç yaşta ölen yazarın sadece iki tane kitabı bulunmakta. Daha fazlasını yazmaya ömrü yetmemiş ama bu kitaba bakılırsa erkeklerin kadına bakış açısını çok güzel yakalamış ve bunu ifade
8 Temmuz 2015 Çarşamba
35 - EN UZAĞINDAN UNUTUŞUN
ÖZGÜN ADI: Du plus loin de l'oubli
134 Sayfa
BASKI: 2. Baskı
Kasım 2014
YAYIN EVİ: Can Yayınları
Kitap bir çırpıda okunabilecek kadar rahattı. Bir genç geçmişini hatırlatan birisiyle karşılaşınca hayatının o dönemine gidiyor ve sorgulamalarla beraber hayatını da yavaş yavaş anlatıyor.
Arka kapak aslında çok kısa da olsa genel çerçeveyi çizmiş.
"Günübirlik yaşayan yoksul, sevecen bir genç adam, yavaş yavaş neredeyse kendiliğinden kurulan ama hiçbir zaman sonu belli olmayan dostluk ve aşk ilişkileri, kısa süren sevinçler, kolay kolay dışa vurulamayan kuşkular ve acılar... Patrick Modiano alabildiğine yalın ama aynı ölçüde duyarlı ve şiirsel bir dil kullanarak okuru
7 Temmuz 2015 Salı
34 - BEN BİR TAŞIM
SAYFA SAYISI: 158 Sayfa
BASKI: 3. Baskı
Haziran 2012
YAYIN EVİ: Evrensel Basım Yayın
Aslında geç kalmış bir kitap bana göre; çünkü bu konu o kadar uzun süredir ülke gündeminde ki bu güne kadar neden bir şey yapmadınız ey Sarmaşık'çılar diyesim geldi. Ama zararın neresinden dönülse kardır diyor ve yazarı tebrik ediyorum.
Bir de düşünüyorum bir insan bir kitleye hizmet eder ve hem
3 Temmuz 2015 Cuma
33 - BİR DELİNİN HATIRA DEFTERİ
ÖZGÜN ADI:
104 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
Şubat 2015
YAYIN EVİ: Evrensel Basım Yayın
Gogol adını duyup eserlerini hiç okumadığım yazarlardandı. Etkinlikler de olmasa kim bilir kaç sene daha beklerdi. Konusu hem eğlenceli hem de düşündürücü; burun, fayton, bir delinin hatıra defteri, palto isimli dört öyküden oluşuyor.
Genel anlamda devlet işleyişinden kaynaklı sınıflandırmaların insan ilişkileri üzerine etkilerini eleştiren öykülerde kahramanlar biraz akıl dışı konumda gösteriliyor.
Bir insanın burnunu kaybetmesini ya da köpeklerle konuşmasını
Gogol adını duyup eserlerini hiç okumadığım yazarlardandı. Etkinlikler de olmasa kim bilir kaç sene daha beklerdi. Konusu hem eğlenceli hem de düşündürücü; burun, fayton, bir delinin hatıra defteri, palto isimli dört öyküden oluşuyor.
Genel anlamda devlet işleyişinden kaynaklı sınıflandırmaların insan ilişkileri üzerine etkilerini eleştiren öykülerde kahramanlar biraz akıl dışı konumda gösteriliyor.
Bir insanın burnunu kaybetmesini ya da köpeklerle konuşmasını
2 Temmuz 2015 Perşembe
32 - PERİ GAZOZU
Sayfa Sayısı: 198 Sayfa
BASKI: 7. Baskı
2013
YAYIN EVİ: İletişim Yayınları
Peri Gazozu alalı epey olmuş ama ha bugün ha yarın diye diye bir yıldan fazla kitaplığımda sürünmüş bir kitap. Okurken beni pek sarmadı.
Anlatım dili ve tekniği güzeldi. Önce bir konu belirlemiş yazar sonra da o konu hakkında aklına gelen bazı anılarını yazmış.
Kronolojik bir sırası yok. Bir yerde bakıyorsunuz çocukluğunu anlatıyor başka bir yerde orta yaşta. Güzel olan tek yanı da bence buydu. Belli bir sıraya göre değil de
29 Haziran 2015 Pazartesi
31 - COŞKUYLA ÖLMEK
Sayfa Sayısı: 191 Sayfa
BASKI: 2. Baskı
2013
YAYIN EVİ: İletişim Yayınları
Dört ayrı bölümden oluşan öykü kitabı geçmişten kopamayan birisinin üslubu ile yazılmış.
Mesela akılsız adam ile akılsız adamın ağlu Sadullah Efendi birbirinin devamı yada tamamlayıcısı iki öykü. Birinde baba; hayat görüşü ve oğlu ile ilgili hayalleri anlatılıyor. Olanla hayal edilen karşılaştırılıyor.
İkincisinde Sadullah Efendi'gözünde babası ve hayat görüşleri, kendisine olan etkileri ve kişiliğini nasıl etkilediği açık olarak resmedilmiş.
25 Haziran 2015 Perşembe
30 - PETER PAN ÖLMELİ
523 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
2014
YAYIN EVİ: Koridor Yayıncılık
Kitap sürükleyici olmasa da konusu ilginçti. Bence dedektif Gurneyin kendi kendine konuşmaları daha fazla olsa daha güzel olacaktı. Bir anda olayı çözdü ve nasıl ne zaman gibi soruları düşündürerek bitti.
Kitabın konusuna gelince: Çok zengin ve kötü bir üne sahip iş adamı annesinin cenazesinde başından vurularak öldürülür. Olayı yaptığı iddiası ile öldürülen iş adamının eşi suçlu bulunarak ceza evine kapatılır.
Jack Hardwick görevden alınmış eski polis ve Dave Gurney emekli
Kitap sürükleyici olmasa da konusu ilginçti. Bence dedektif Gurneyin kendi kendine konuşmaları daha fazla olsa daha güzel olacaktı. Bir anda olayı çözdü ve nasıl ne zaman gibi soruları düşündürerek bitti.
Kitabın konusuna gelince: Çok zengin ve kötü bir üne sahip iş adamı annesinin cenazesinde başından vurularak öldürülür. Olayı yaptığı iddiası ile öldürülen iş adamının eşi suçlu bulunarak ceza evine kapatılır.
Jack Hardwick görevden alınmış eski polis ve Dave Gurney emekli
OKUMA ŞENLİĞİ BİLANÇOSU
Benim için fena değil sonuç, ne de olsa bu bölümün üç haftasında tatildeydim ve son haftasında da pek okuyamadım. Okuduklarımı bile yazamadım buraya. Neyse gelelim toplam okuduklarım ve dökümüne:
1. Kategori (10 puan): Yaşar Kemal'den bir kitap. Kısa bir süre önce kaybettiğimiz ustaya saygı kategorisi.
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
4. Kategori (10 puan): 1001 kitap listesinden bir
17 Haziran 2015 Çarşamba
29 - KÖRLEŞME - ELIAS CANETTI
ÖZGÜN ADI: Die Blendung
565 Sayfa
BASKI: 1. Baskı
Aralık 2014
YAYIN EVİ: Sel Yayıncılık
Arka kapakta da dediği gibi abartılı karakterlerle yazılmış olan kitabın sonuna kadar bir tane olsun normal karakter bırakmamış yazar ve hiç bir şeyden olmasa bile bundan dolayı büyük bir övgüyü haketmiş. Çok güzel bir kitaptı. Biraz yavaş ilerlemenin dışında kesinlikle kusur bulunacak bir sayfa bile yoktu koca beşyüz küsürlük romanda.
Kitap üç bölümden oluşuyor. Birinci bölüm "dünyasız bir kafa" bütün hayatı kitaplarından ibaret olan mirsyedi Prof. Kien bir sinolog ( Çin edebiyatı üzerinde çalışıyor )
14 Haziran 2015 Pazar
28 - ÂMÂK-I HAYAL
Sayfa Sayısı: 159 Sayfa
Baskı:
Mayıs 2013
Yayın Evi: Lacivert Yayıncılık
Kitap Raci'nin hakikat arayışını anlatan, birbirinin devamı şeklindeki kısa öykülerden oluşuyor. Sonunda ustası olan deli ( Aynalı Baba ) ölüyor ama Raci'nin soruları yine cevapsız olarak onu oyalayıp duruyor. Tek farkla, o artık kendi içine yolculuk yapıp cevaplarını aramasını öğrenmiştir.
Bir insanın cevabını bulamayacağı sorularla ne hale gelebileceğini anlatan minik hikayelerde Raci önce dünyevi birçok şey deniyor fakat bir türlü aradığı cevapları
27 - ÇOKAŞKLILIK
ÖZGÜN ADI:Polyamory Eine Erinnerung
176 Sayfa
BASKI: 32. Baskı
Mart 2014
YAYIN EVİ: Ayrıntı Yayınları
Devletlerin resmi kurumları boşanma oranlarındakı artıştan bahseder ama nedenlerini yeterince sorgulamaz. Ya da ekonomik, kültürel, sosyolojik, her türlü neden sayılır ama tek bir konu kesinlikle sorgulanmaz; o da heteronormatif tekeşli evliliğin kendisidir. Thomas Schroedter ve Christina Vetter bu kitapta, işte modern zamanların bu en büyük tabusunu ele alıyor. İki yazar, tekeşliliğin ve buna bağlı aşk tasavvurlarımızın "gökten zembille inmediğini", bilakis tarih içinde bir tertibat olarak kurulup şekillendiğini ve normatif
26 Mayıs 2015 Salı
26 - YÜRÜME - ORUÇ ARUOBA ( yürüme 1 )
Sayfa Sayısı: 222 Sayfa
BASKI: 8. Baskı
Ocak 2012
YAYIN EVİ: Metis Yayınları
Toplamda üç kitap başlığı olan ve bu başlıkların içinde de alt başlıkları olan kitabımız; biz, yer yön yol ve kişi başlıklarında oluşuyor. Bana en yoğun olan kitabı gibi geldi. Yine durarak düşünerek okunabilecek küçük şiirler tarzında yazılmıştı. Birçok yerde tekrarlara düşmüş hissi uyandırıyor ve bir cümleyi olabilecek her türlü yazmaya çalışmış gibi görünüyordu.
Bir üçlemeyi sondan başlayıp okumak ters gibi görünse de Aruoba okurken pek de anlamsızlık ifade etmiyor. okurken
24 Mayıs 2015 Pazar
25 - ZÜBÜKLÜĞÜN SONU YOK - AZİZ NESİN
Sayfa Sayısı: 156 Sayfa
BASKI: Şubat 2006
YAYIN EVİ: Nesin Yayınları
Bu ikinci Aziz NESİN okumamdı. Yine aynı tarzda yazmış ve değişik kitaplardan alıntılar yapılmış. Hal böyle olunca değişik bir yazım tarzı beklemek de benim gibi bir akıllıya düşer. Daha önce okuduğum "sizin memlekette eşek yok mu" adlı kitabıydı ve zevk alarak okuduğumu hatırlıyorum. Başka hatırladığım bir ayrıntı yok sadece son sayfaya şiir tazında yazılmış Atatürk ile ilgili bir yazısı vardı. Bunu da zevkle okudum ve herkese tavsiye ederim.
Kitapla ilgili olarak sadece "zübük" adlı romanından ön söz olarak alınan yazıyı yazacağım her şeyi anlatıyor bu ön sözümüz
19 Mayıs 2015 Salı
24 - HANİ - ORUÇ ARUOBA
Sayfa Sayısı: 87 Sayfa
BASKI: 10. Baskı
Ekim 2014
YAYIN EVİ: Metis Yayınları
o yada aşk üzerine yazılmış bir kitap olarak sayfa sayısı az ama dolu dolu bir içeriği var.
Aruoba okumaya bayağı sardım bu aralar. Elimde bir tek Yürüme üçlüsünün ilk kitabı olan Yürüme kaldı.
Bir işi de doğru yapsam beni tanıyanlar dişini kıracak :)))
Kitapta diğer kitapta olduğu gibi tekrar hissi yine vardı. Tümcelerden farklı olarak doğadan hiç bahsetmemiş ve sanırım
o yada aşk üzerine yazılmış bir kitap olarak sayfa sayısı az ama dolu dolu bir içeriği var.
Aruoba okumaya bayağı sardım bu aralar. Elimde bir tek Yürüme üçlüsünün ilk kitabı olan Yürüme kaldı.
Bir işi de doğru yapsam beni tanıyanlar dişini kıracak :)))
Kitapta diğer kitapta olduğu gibi tekrar hissi yine vardı. Tümcelerden farklı olarak doğadan hiç bahsetmemiş ve sanırım
23 - DE Kİ İŞTE - ORUÇ ARUOBA ( yürüme 2 )
Sayfa Sayısı: 157 Sayfa
BASKI: 11. Baskı
Ekim 2014
YAYIN EVİ: Metis Yayınları
Kitap yine şiir tarzında yazılmış ve şiir havasıyla okutuyor kendisini. Şiir dediysem o kadar basit bir dili yok felsefi bir kitap ve dili ağır. Sindirerek ağır ağır okunması gerekiyor.
Toplamda dört başlıktan oluşuyor Anlama- Rayış, ölüm(de), yaşam(ki), felsefe(işte) başlıklarında oluşan bu bölümlerden birincisi biraz önsöz tarzında yazılmış.
İkinci bölümde hem kendi düşüncelerine hem de ünlü filozofların ölümle ilgili düşüncelerine yer verilmiş.
Üçüncü bölüm olan yaşamda da çok az farklı felsefecilere yer
Kitap yine şiir tarzında yazılmış ve şiir havasıyla okutuyor kendisini. Şiir dediysem o kadar basit bir dili yok felsefi bir kitap ve dili ağır. Sindirerek ağır ağır okunması gerekiyor.
Toplamda dört başlıktan oluşuyor Anlama- Rayış, ölüm(de), yaşam(ki), felsefe(işte) başlıklarında oluşan bu bölümlerden birincisi biraz önsöz tarzında yazılmış.
İkinci bölümde hem kendi düşüncelerine hem de ünlü filozofların ölümle ilgili düşüncelerine yer verilmiş.
Üçüncü bölüm olan yaşamda da çok az farklı felsefecilere yer
22 - HORTLAK - STEVE BARRON
ÖZGÜN ADI:
389 Sayfa
BASKI:
YAYIN EVİ: Kalipso Yayınları
Beklentilerle dolu bir başlangıç ve hüsranla biten bir okuma oldu bu seferki. Kitabın içinde değişik yazarların öyküleri vardı, çoğu güzel olacak bir öykü seçkisi hayal ettim :((((((
15 tane öyküden oluşuyor. Ben; yalnızca kısmen burada, götürdüğü yere git, Mahigul'un hüzünlü öyküleri adlı öyküleri beğendim.
Yalnız Kısmen Burada adlı öykü 11 Eylül saldırıları sonrası
Beklentilerle dolu bir başlangıç ve hüsranla biten bir okuma oldu bu seferki. Kitabın içinde değişik yazarların öyküleri vardı, çoğu güzel olacak bir öykü seçkisi hayal ettim :((((((
15 tane öyküden oluşuyor. Ben; yalnızca kısmen burada, götürdüğü yere git, Mahigul'un hüzünlü öyküleri adlı öyküleri beğendim.
Yalnız Kısmen Burada adlı öykü 11 Eylül saldırıları sonrası
14 Mayıs 2015 Perşembe
OKUMA ŞENLİĞİ İLK YARI BİLANÇOSU
Bu şenliğin de pek parlak gittiğini söyleyemem. Yine de okumadım değil. Onca aksaklığa rağmen okuyabildim birkaç tane.
Bu seferki bilançom parlak değil ama katılınca daha hızlı okuduğumu düşünüyorum. Bunlara bakıp da bu mu hızlı okuman demeyin.
Daha beter zamanlarım oluyor, işlerim yoğunlaşınca okuma hızım çok düşüyor. aklımı toparlamam zor oluyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)